21 Aralık 2015 Pazartesi 14:55

                                         
 

Sayın Alper Özkarakaş, sizi tanıyabilir miyiz? 

1976 Konya doğumluyum. Akdeniz Üniversitesi MYO Kontrol Sistemleri Teknolojisi ve Akdeniz Üniversitesi BESYO Beden Eğitimi Öğretmenliği mezunuyum. Kayak, Tenis, Fitness Antrenörlüğü branşlarında eğitmenim ancak kariyer planımı Endüstriyel Dağcılık ve İple Erişim üzerine oluşturdum ve şu anda da bu konularla ilgilenen bir firmaya sahibim. İzmir’de yaşıyorum. Evliyim. AKUT İzmir Ekibinin Ekip Lideriyim ve operasyonel gönüllüyüm. 

AKUT ile ilişkiniz nasıl başladı? 

AKUT ile ilişkim üniversite yıllarımda başladı. Halen AKUT Antalya Ekip Lideri olan Sn. Yılmaz Sevgül, aynı zamanda dağcı ve Akdeniz Üniversitesi BESYO’da öğretim görevlisidir. Yılmaz hocamızın yönlendirmesi ile doğa sporları ile ilgili eğitimler almaya başlamıştım. İlerleyen zamanda Yılmaz Hocamız ile birlikte bazı kurtarma faaliyetlerine katıldık. 1999 yılında da yine Yılmaz Hoca önderliğinde AKUT’un İstanbul dışındaki ilk ekibi olan AKUT Antalya’yı kurduk. 2006 yılında ise AKUT İzmir ekibi kuruldu. Kurucusu ve ekip lideri olan Ömer Karaca’nın görevden ayrılması ve benim İzmir’e yerleşme kararım aynı dönemlere denk geldi. Bu vesile ile AKUT Yönetim Kurulu’nun yönlendirmesi sonucu 2013 yılında AKUT İzmir Ekip Lideri oldum.

Bölgenizdeki AKUT ekibinin tarihçesi ve kapasitesi hakkında bilgi verir misiniz?

AKUT İzmir ekibi şu anda lojistik deposu ve idari merkezi ile İzmir Torbalı’da 2 dönümlük bir arazi içinde hizmet veriyor. Torbalı Belediye Meclisi kararı ile bu arazi 25 yıllığına bize tahsis edilmiş durumda. Yaklaşık 250 m² kapalı alan içerisinde 40 kişilik eğitim sınıfımız, lojistik depomuz ve toplantı alanımız mevcut. Bahçemizde plan aşamasında olan tırmanış duvarı, halen yapım aşamasında olan dar/kapalı alan çalışma parkuru ve köpek eğitiminde kullanılan çeviklik parkuru mevcut.
AKUT İzmir ekibinde 75 gönüllümüz var. Bu 75 kişinin 45’i operasyonel kabiliyette. Yanı sıra 30 kadar da yeni gönüllümüz var ve onların eğitimleri devam ediyor. Kapasitemizden teknik anlamda bahsedecek olursam; 1 adet 13+1 kişilik Ford Transit marka personel taşıyıcı aracımız, 1 adet 2+1 kişi kapasiteli Ford Transit marka lojistik aracımız mevcut. Yine arama-kurtarmada kullanılmak üzere, jeneratör, kırıcı gibi 1,5 tonluk teknik malzemeye sahibiz. 

İzmir’de bir AKUT ekibi kurulmasına neden ihtiyaç duyuldu?

Maalesef İzmir de ülkemizin pek çok noktası gibi deprem kuşağında yer alıyor. Ege Bölgesinin tamamı 1. derece deprem riski taşımakta. Bu noktadan baktığınızda kentsel arama kurtarma yani enkaz arama-kurtarmada profesyonel anlamda çalışacak bir ekibin yapılanması için doğru ve gerekli bir lokasyonuz. 

Deprem riskinin yanı sıra, Ege Bölgesi’nin en büyük kenti olan İzmir, sınırları içerisinde 1000’den fazla tırmanış, trekking ve bisiklet rotasına sahip. İzmir halkı bu alanları düzenli olarak kullanıyor. Bu da doğada meydana gelebilecek kaza, yaralanma yahut kaybolma gibi vakalarda AKUT’a görev düşmesi anlamına geliyor. 

Yine kırsal alanlarda yerel halkın kullandığı coğrafi açıdan zorlu, haritalarla bulunamayan yollar var. Bu bölgelerde kayıp vakaları sıklıkla yaşanıyor. Tüm bu riskleri göze alarak İzmir’de bir AKUT ekibi kurulmasına karar verilmiştir.

Bölgenizin afet ve acil durumlarla ilgili tarihçesi ile beşerî ve fiziki özellikleri hakkında hakkında bilgi verebilir misiniz?

Elbette… İzmir, yüzölçümü 12.012 km², nüfusu 4.200.000, yüksekliği ortalama 1300 m.den oluşan dağlarla çevrili, 30 ilçeli bir Ege şehridir. Ülkenin en kalabalık ve en gelişmiş 3. Kentidir. İzmir'de 10 üniversitemiz mevcut. Tarihî ve kültürel açıdan da hayli zengin olan ilimiz tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Çeşme Kalesi, Bergama kalıntıları, Klaros antik kenti, tarihi Rum evleri, Selçuk antik kenti kalıntıları, İzmir Fuarı, Limanımız, Aliağa Petrol Rafinerimiz, Çeşme, Alaçatı, Foça, Urla, Seferihisar, Selçuk gibi dünyaca ünlü turizm merkezlerimiz ilimizin en önemli değerlerindendir. 

Bölge olarak sanayide Marmara Bölgesinden sonra, Turizmde ise Akdeniz Bölgesinden sonra 2. sıradayız. Ülke OSB’lerinin % 17’si Ege Bölgesinde. Yine limanımız dünyanın en büyük transit limanları arasında ilk 50’de, en hızlı büyüyen limanları arasında 12. sırada yer almakta. 

İzmir’in afet geçmişine bakacak olursak; tarih kaynalarında M.Ö.496’da Sakız Adasında meydana gelen 6.2 şiddetindeki deprem tüm Ege’de hissedilmiş 119 öğrenci hayatını kaybetmiştir. Yine MS 26’da meydana gelen 7 şiddetindeki deprem 13 İyon şehrini tümüyle yıkmıştır. 1688’de meydana gelen 6.8’lik depremde 5000 kişi, 1723’te meydana gelen 6.4’lük depremde 500 kişi hayatını kaybetmiş; 1739’da meydana gelen ve yaklaşık 10 dakika süren 6.8’lik deprem İzmir ve civarındaki tüm evlere hasar vermiş ve çok sayıda can kaybına sebep olmuştur. Yakın tarihe bakacak olursak; 1928’de meydana gelen 6.2’lik Torbalı depreminde 126 ev yıkılmış, 40 kişi yaralanmış 2 kişi hayatını kaybetmiştir. 1949’da Sakız Adasında meydana gelen 6.7’lik deprem yüzlerce evi tamamen yıkmış, 3000’den fazla konuta kalıcı hasarlar vermiş, akabinde meydana gelen tsunamiler ve artçı sarsıntılar ile Ege’de ciddi hasarlar vermiştir. En son büyük sarsıntı 1992 yılında Doğanbey merkezli 6.2 büyüküğündeki depremdir. 2014 yılında Ege denizi derinlerinde meydana gelen 6.9’luk depremde biri ağır 266 kişi yaralanmış ancak can kaybı yaşanmamış yapılarda hasar meydana gelmiştir. 

Afetlerden bahsetmişken, 1922 yılında meydana gelen ve 4 gün boyunca sürerek şehrin büyük bölümünü kullanılamaz hale getiren Büyük İzmir Yangını’nı da anmakta fayda var. 

Bölgenizde en çok ne tür operasyonlara çıkıyorsunuz ve ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Biz AKUT İzmir ekibi olarak çoğunlukla arazide arama kurtarma operasyonları gerçekleştiriyoz ancak bunu baz alıp diğer alanlardaki eğitimleri aksatmıyoruz. Uzmanlık alanlarımız; Kentsel arama kurtarma (enkaz), yangın, teknik kurtarma ve doğada arama kurtarma konuları. Sel ve kapalı alan arama-kurtarma konularında da eğitimlerimiz var ancak malzeme eksikliğinden dolayı, bu operasyonlarda çevremizdeki ekipler ile birlikte ortak çalışmalarda bulunuyoruz.

Ayrıca seminer birimi gönüllülerimiz okullarda, halk eğitim merkezlerinde, kültür merkezlerinde, kamu kurumlarında ve benzer toplu yaşam alanlarında halkımıza ücretsiz seminerler veriyor. Geçtiğimiz eğitim-öğretim yılında 144 oturum Afet Bilinçlendirme semineri verdik.

İzmir yüzölçümü bakımından büyük ve dağınık bir yerleşke. Ulaşımın sıkıntı olduğu oluyor mu?

Olmaz olur mu, tabii ki oluyor. Kentin büyüklüğü ve ilçeler arası mesafenin uzunluğu bir operasyonda toplanma ve operasyona çıkışı dolaysı ile de operasyona başlama sürecini uzatıyor. Bu sebeple operasyonlarda genellikle öncü bir ekibimiz acil olarak yola çıkarken ekibin geri kalanı artçı ekip olarak operasyona katılıyor.

Ekibinizin kuruluşundan bugüne kadarki operasyon istatistiklerini paylaşır mısınız?

AKUT İzmir ekibi olarak bugüne kadar 62 operasyonda 20 vatandaşımıza yardım elimizi uzatık. Yine 9 hayvan kurtarma operasyonumuz olumlu sonuçlandı. Bir de ne yazık ki yaşamını kaybetmiş 3 vatandaşımızı bulundukları yerden güvenli noktaya naklederek sağlık ekiplerine teslim ettiğimiz 3 operasyonumuz oldu. 

Diğer AKUT ekipleriyle ne sıklıkta ve ne tür ortak çalışmalar yapıyorsunuz? 

Ege Bölgesinde pek çok AKUT ekibi var. AKUT Seferihisar, AKUT Manisa, AKUT Sarıgöl, AKUT Kuşadası, AKUT Didim, AKUT Marmaris, AKUT Bodrum, AKUT Fethiye, AKUT Denizli Ege’deki diğer ekiplerimiz. Biz yakınlığı dolayısıyla en çok AKUT Manisa ekibi ile birlikte çalışmada bulunuyoruz. Birlikte operasyona çıkıyor ve eğitim faliyetlerinde bulunuyoruz. 

Bölgenizde, arama ve kurtarma alanında çalışan başka kurumlar, STK’lar, oluşumlar var mı? Acil durumlarda aranızdaki koordinasyonu nasıl sağlıyorsunuz?

AFAD ve İzmir İtfaiyesi başta olmak üzere GEA gibi pek çok kurtarma ekibi mevcut. Ortak yerel yahut blgesel operasyonlarda koordinasyonu İzmir Valilği bünyesindeki Kriz Masası gerçekleştirir, tüm ekipler de Kriz Masası tarafından verilen görev dağılımına uygun hareket eder. 

İzmir’de Afet Yönetimi konusunda yapılan çalışmalardan bahseder misiniz? 

İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Birimi ile yürütülen çeşitli projeler var. Bu gibi toplantılara biz de katılım sağlıyoruz. 
Bizim AKUT olarak Buca Belediyesi ile imzaladığmız bir protokol var. Bu protokol çerçevesinde, Arama-Kurtarma eğitimlerimiz olacak. Yine Bornova Belediyesi ile görüşmelerimiz devam ediyor.

Bölgenizdeki yerel yönetimlerin, kamu kurumlarının, özel sektörün, medyanın ve yurttaşların STK’lara, AKUT’a ve gönüllü hizmetlere yaklaşımlarını değerlendirir misiniz? 

AKUT çok sevilen bir kurum. Burada da tüm yurtta olduğu gibi halkın sevgisi ve saygısı sonsuz. Tüm çalışmalarımızı gönülden destekliyorlar. Ancak maddi desteğe gelince, yazık ki AKUT sadece depremde hatırlanır halde. Yeterli desteği göremiyoruz. AKUT bir kamu kurumu ya da şirket değil, bir dernek. Tek gelir kaynağı da bağışlar ve kurmlara verdiği birtakım eğitimler. Bazı vatandaşlar da bizim maaş aldığımızı düşünüyorlar. “AKUT % 100 gönüllülük esasıyla çalışır” dediğimiz zaman şaşıranlar halen var. 

Bölgenizdeki AKUT yapılanmasıyla ilgili kısa ve uzun dönemli hedeflerinizi bizle paylaşır mısınız?

AKUT’un işleyişine göre yapılanması gereken birimleşme sürecini tamamladık diye düşünüyorum. İyi bir kadro oluşturduk. Bu arkadaşlarım, sorumluluklarını üstlendikleri birimler ile ilgili çalışmalarını verimli hale getirmek için projeler, planlar geliştirmekteler.

Kısa vadeli hedeflerimiz; eğitim tesislerimizdeki eğitim simülasyonlarını tamamlamak, köpekli arama birimi kurmak, malzeme eksiklerimizi tamamlamak ve INSARAG kurallarını lojistik depomuzda uygulamak.

Uzun vade ise İzmir şehir merkezinde toplantılarımızı yapabileceğimiz, temel teorik eğitimlerin verilebileceği bir alan imkânı bulmak istiyoruz. “Neden bu hedef uzun vadede?” derseniz, biz kısa vadede gerçeleşmesini istiyoruz ama yaptığımız görüşmelerden çıkan sonuç bu sürecin uzayacağı yönünde. 

Ekibinizde eksikleriniz, ihtiyaçlarınız nelerdir, AKUT’a katkıda bulunmak isteyen okuyucularımıza ne mesajlar vermek istersiniz?

Arama kurtarma konusunda eksiler hiçbir zaman bitmez. Kullandığımız ekipmanların teknolojik anlamda sürekli olarak daha iyisi çıkıyor. Her yeni teknoloji, kazazedeye daha kısa sürede ulaşma imkânı sağlıyor. Bu cihazların maliyeti yüksek ancak en azından en önemlilerini temin edebilmemiz gerekli. Bu noktada halkımızdan bağış bekliyoruz. 
Yine maddi desteğin yanı sıra, bir STK’nın en önemli ihtiyacı insan gücüdür. Gönüllü olmak iseyen her yaştan, her eğitimden, her meslek grubundan bireye; emeklilere, ev hanımı ve öğrencilere de kapımız açık. Biz büyük bir aileyiz ve her bir bireyin kendi donanmı dahiinde AKUT’a vereceği katkıya açığız. Her ay düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz tanışma toplantımıza gelerek aramıza katılabilirler. AKUT resmî web sayfasında iletişim bilgilerimiz mevcut. Gerek üyelik, gerek eğitim gerekse bağışlarla ilgili her zaman bizlere ulaşabilirler. 

Gençleri zararlı alışkanlıklardan uzak tutmak ve kişisel gelişimlerine katkıda bulunmak için STK’lara katılımın ve gönüllülüğü teşvik etmenin önemi ve olumlu etkisi biliniyor. Bir AKUT ekip lideri olarak bu konuda neler söyleyebilirsiniz?

Gençler için bir STK hayatı gözlemleyebilecekleri bir laboratuvar gibi. Zaman içerisindeki kazanımları ile topluma nasıl faydalı olacaklarını öğrenecek, maneviyatın önemini deneyimleyerek kavrayacaklar. Bir canlının hayatını kurtarmanın hazzını tadan bir gencin tüm kötü alışkanlıklardan uzak duracağına gönülden inanıyorum. Ailelerden ve öğretmenlerden yönlendirme olursa gençlerin enerjisini doğru kanallara nakletmeleri sağlanabilir. 

Sizi çok etkileyen bir veya birkaç operasyonunuzu, anılarınızı bizle paylaşır mısınız?

Beni en çok etkileyen çalışmaların başında 1999 yılındaki Marmara Depremi gelir. Bir diğeri ise 2000 yılında ekibimizin operasyon dönüşü yaşadığı trafik kazasında yaptığımız kurtarma çalışması olduğunu söyleyebilirim. 1 saat önce birlikte hayat kurtardığımız arkadaşlarımıza 1 saat sonra yardımda bulunmak, onlar için kurtarma çalışması yürütmek çok değişik, üzücü, bambaşka bir duyguydu.

Son olarak neler söylemek istersiniz? 

AKUT ailesi içerisinde karşılıksız yardımseverlik ilkesi ile iyilik yapma şansı bulduğum için, güzel insanlarla bir arada olduğum için son derece mutlu ve gururluyum. Ülke genelindeki tüm arkadaşlarımıza sevgi ve selamlarımı iletiyorum. Vatandaşlarımıza da şuları söylemek isterim; AKUT gönüllüsü olmanız için mutlaka operasyonel olmanız gerekmez. 100 kişilik bir ekipte operasyona çıkan ortalama 30-40 kişidir. Lojistik destek verecek, manevi destek verecek, bazen bir bardak su verecek kişinin varlığı da son derece önemlidir. Bizimle birlikte yol almaya istekli herkese kapımız açık. 

Yine vatandaşlarımıza Acil Durum Çantası hazırlamalarını, eşyaların sabitlemelerini, evlerinin taşıyıcılarına estetik ya da ticari kaygılarla zarar vermemeleri gerektiğini anımsatmak isterim. 

Bize yer verdiğiniz için AKUT İzmir ekibi adına teşekkürlerimizi sunarım.

 

AKUT İzmir Ekip Lideri Alper Özkarakaş

AKUT Basın İlişkileri Birimi
 

   


DESTEK VERENLER